bizim-ogrenciler
bizim-ogrenciler

Bizim Öğrenciler

4 min


137
303 shares, 137 noktalar

Mesleğim gereği Sinop’un Ayancık İlçesinde görev yaptığım bir dönem. Şubenin kapısından iki kız çocuğu ile velileri girdi. Kız çocukları biri annesi diğeri babası ile gelmişti. Çocukları ve anneyi daha önceden tanımıyorum ama babayı görmüşlüğüm var.
Limanda tamir işleri yapıyor ve Balık Unu Fabrikalarından birinde de çalışmış diye biliyorum.
Odama buyur edip çay kahve ikramından sonra misafirlerimle sohbet başladı. Misafirlerim Yakakent’ten geliyorlar.

Kızlar Ayancık Sağlık Meslek Lisesi’ni kazanmışlar ve velileriyle birlikte okula kayıt için gelmişler. Çocuklar okulu kazanınca veliler ne yapacağız nasıl edeceğiz diye  bu konuyu çarşıda konuşurken olaya kulak misafiri olan bizim TC Köksal Baş  “Yahu bizim Ali Fuat orada banka müdürü, bir şeye ihtiyacınız olursa onun yanına gidin selâmımı söyleyin o size elinden geldiğince yardımcı olur ” demiş. Misafirlerimde kayıt işlemlerini bitirdikten sonra hem Köksal’ın selâmını iletmek hemde çocukların kalacağı bir yer yurt/pansiyon konusunda yardım edip edemeyeceğimi öğrenmek üzere bana uğramışlar.

Bu arada o dönemde Ayancık Sağlık Meslek Lisesi şehir dışından öğrenci kabul etmesine rağmen kabul ettiği öğrencileri barındıracak ne bir pansiyonu nede bir yurdu vardı.

Bana verilen bilgiler ışığında telefonla bir kaç görüşme yaptım ama iki tane uyduruk yurt dışında bir yer bulamadım. Misafirlere “ben bu kalacak yer sorunu ile ilgili biraz daha araştırma yapayım size dönerim” dedim. O dönem Ayancık’ta  çok değerli ve duyarlı bir Kaymakam Bey vardı. Akşam üzeri Kaymakam Bey’i aradım ve müsait ise bir konu görüşmek istediğimi söyledim. Telefonun ucundaki ses şimdi müsaitim hemen gel görüşelim diye yanıt verdi.
10 dakika sonra kaymakamlık makamındaydım. Kaymakam Bey’e durumu anlatıyordum ki telefonu çaldı. Telefonla konuştuğu kişiye ” Ya arkadaş ne bu Yakakent’ten çektiğim aha burada Yakakent’li bir bankacı var o da senin gibi hemşehrilerine kalacak yer istiyor. Tamam bir şeyler ayarlamaya çalışacağım” dedi selâm sabahtan sonra telefonu kapatti.
Bana döndü “Arayan Yakakent Kaymakamı’ydı. Bu ikinci arayışı sabahta aramıştı Yakakent’li bir öğrenci için. Şimdi sende gelince bir çaresine bakacağız artık dedi. Hemen atıldım ” Ticaret Meslek Lısesi’nin pansiyonunda boş yer varmış orası değerlendirilemez mi? deyince “zaten sabah sizin Kaymakam arayınca konuyu araştırdım ve Ticaret Lisesi Pansiyonu için  öğleden sonra  Valiliğe müsaade için yazı yazdık muhtemelen olumlu sonuç alırız. Böylece çocuklar hiç olmazsa Milli Eğitimin gözetimi altında olurlar” dedi. Ben hemen bizim öğrencilerin velilerine ulaşıp durum hakkında bilgi verdim ve takipçisi olacağımı söyledim.

Aradan biraz zaman geçti. Okullar açıldı. Bizim öğrenciler pansiyona yerleşti ve okullarına başladılar. Bir hafta sonra bizim öğrencilerden biri yanıma geldi. Pansiyonda öğrencilere sabah öğle akşam üç öğün yemek veriliyor. Ticaret Meslek Lısesi öğrencisi olmayanlar için ödenek gönderilmiyor. Okul yönetimi de öğrencilerden aylık 110.-TL. talep ediyor. Yanıma gelen öğrencinin babası yok annesinin de o dönemde düzenli bir işi olmadığı için maddi olarak çok zorlanacaklarını ve herhangi bir yardımım olup olamayacağını sordu. Bende ” kızım sen okuluna git okumana bak. Ben konuyu Kaymakam Bey’le görüşürüm bakarız bir çözüm buluruz” dedim ve öğrencimizi okuluna gönderdim.

Bu arada Kaymakam Bey’le protokolün haricinde  dostluğumuz , arkadaşlığımız gelişmişti. Randevu ayarlayıp soluğu yine Kaymakam Bey’in odasında aldım. Hoşbeşten sonra hemen söze girdim ” Bizim çocuklardan 110.-TL. yemek parası istemişsiniz. Biri tamam da diğerinin maddi durumu pek müsait değil o nedenle her ay 55.-TL. ben, 55.-TL. sen verecen bu çocuğun işini çözeceğiz hemen şimdi alayım” dedim. Hiç itiraz etmeden bana 110.-TL. uzattı ilk ayı ben vereyim dedi. Peşinden ekledi öğrencimizin bu durumunu belgeleyebilirsek belki de yemek parasını bundan böyle yardım fonundan karşılayabiliriz” dedi. İstenecek belgeleri bana yazılı olarak verdi. Bende hemen Köksal’ı aradım ” Anne’ye ulaş bu belgeleri muhtarlıktan ve belediyeden temin edip acele bana gönderin” dedim. Belgeler bana gelince Kaymakamlığa ilettim.

İki gün sonra Kaymakam Bey beni aradı “İki dakika bana uğrayabilir misin ” dedi. Gittim, fondan yardım onayını almış, yazısını hazırlatmış. Bana gülerek olmuş mu diye sordu. Duyarlılığı ve öğrencimiz adına çok teşekkür ettim. Haa unutmadan 110.-TL. sini de iade ettim.

O öğretim yılı bitmeden benim , benden sonrada Kaymakam Bey’in tayini çıktı ve farklı yerlere gittik. Bizim öğrencilerle bağlantımız kesildi. Şimdi neredeler ne yapıyorlar bilmiyorum. İnşallah yaşam denizlerinde bir damla olabilmişizdir. İsimlerini bilerek yazmadım. İstemeden incitip, üzmek istemem Bizim Öğrencileri…

Yazımızda bahsi geçen Kaymakam Bey’in şahit olduğum çok takdir edilesi bulduğum bir uygulamasını da kısaca anlatayım.

Bir karne dönemi Kaymakam Bey ilçede ve bağlı köylerde okuyan babası ve maddi durumu iyi olmayan 30 tane başarılı öğrenciyi tesbit ettirmiş ve bu öğrencilere ana fikri “Baban hayatta olsaydı, sana karne hediyesi olarak ne almasını isterdin” olan birer mektup yazmış. Çocukların kimi bilgisayar, kimi bisiklet, kimi çocuk odası, kimi kıyafet şeklinde cevaplar vermiş. O da çocuklar ne istediyse hepsini almış ve bizzat kendi elleriyle hediyeleri teslim etmişti. Fakat bir mektup var ki ona ne alacağını bilememiş. Öğrenci cevabî mektubunda ” Babam hayatta olsaydı hiç bir şey istemezdim. Onun varlığı hediye olurdu” diye yazmış. Bu mektubu bana da okuttu ve ” Aha da müdür şimdi sen benim yerimde ol kafanı hangi taşa vurursun” dedi. Gözyaşlarımızı birbirimize göstermemek için belki 10 dakika birbirimizin yüzüne bakamadık. Böyle asil, yüce gönüllü yöneticilerimizin çok olması dileğiyle, sağlık sıhhat ve uzun ömür dilerim Kaymakam Bey/Güzel İnsan.

Sağlıcakla kalın Gümenüz Nostalji Ailesi…

22.06.2021

Ali Fuat Karabacak

Not; Yazıyı kaleme aldığımın ertesi günü Kaymakam Bey aradı biraz hasbihalden sonra hemen “Dün kulaklarını çınlattık malum oldu galiba” dedim. Güldü “la bangacı” dedi. Şimdi bir ilimizde Vali Yardımcısı olarak görev  yapıyor. Tüm Yakakent’e selâm ve sevgilerini iletti.

 


Like it? Share with your friends!

137
303 shares, 137 noktalar

Bu habere bir tepki vermek ister misin! Aşağıdan seç, tıkla

Şaşırdım Şaşırdım
0
Şaşırdım
Eğlenceli Eğlenceli
0
Eğlenceli
Beğenmedim Beğenmedim
0
Beğenmedim
Beğendim Beğendim
1
Beğendim
Komik Komik
0
Komik
Üzüldüm Üzüldüm
0
Üzüldüm

Yorum yaz

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Ali Fuat Karabacak